Tekrar çocuk olmak istiyorummmm!!!


Dün sevgili kızıma içiçe geçen rengarenk kaplardan aldım ve başladık oynamaya. O tek tek elinde tutmak istiyor şimdilik. Ben de bir kaç farklı oyun olabilir yaklaımıyla davul gibi üstlerine vurdum ya da ikisini birbirine vurdum. O da yapmaya çalıştı ve yaptı da kendince, eğlendik. Bu sabah babamızı Avusturya'ya yolcu ettikten sonra kızımla yine oynamaya başladık. Tam o sırada kuzeni Emir (6 yaşında) bizi ziyarete geldi. Üçümüz gerçekten güzel oynuyoruz. Derin Emir'i çok seviyor. Birlikte şarkılar soyluyoruz, Derin'e animasyon yapıyoruz, oyun oynuyoruz. Emir geldiğinde Derin uyuyordu, ben de ortalığı topluyordum. Kapları farkeden Emir onlarla oynamaya başladı. Ben de ev işlerine devam ettim. Derken Emir bana seslenerek kaplardan yaptığı kuleyi gösterdi. "Güzel olmuş mu, Sedef Yenge?" diye sordu. Kuleyi görünce "hay allah" dedim. Tabiiki çok güzel olmuştu fakat anladım ki ben yaratıcılığımı tamamen kaybetmişim. Dün akşam oynarken hiç aklıma kapları ters çevirip kule yapmak gelmemişti. Emir bir kuleyi yıkıp başka bir çeşit yapa dursun bu tür düşünceler aklımdan geçmeye başladı. Çocuklarda doğuştan gelen farklı ve önyargısız bakış açıları ne kadar güzel. Biliyorum bu ufak bir örnek ama benim farketmemi sağladı. Eminim kızım büyüyünce benim de ondan öğreneceğim çok şey olacak. Lütfen kimse çocuğuna "Bu öyle olmaz bak sadece böyle olur" gibi cümleler sarfederek yaratıcılıklarını öldürmesin. Ben de yapmamaya çalışacağım. Teşekkürler Emir!
PS. Fotoğraf makinamızı babamız aldığı için Emir'in güzel kulelerini ve Derin'in onları yıkışını resimleyemedik. Başka sefer inşallah.

Kızım Benden de Sosyal:)


Bir süredir her cumartesi kızımın arkadaşlarının doğumgünleri oluyor. Bu cumartesi de çok sevgili arkadaşım ve yoga hocam Ebru'nun oğlu Arun'un doğumgünüydü. Çok çok güzel geçti. Ortam çok cici süslenmişti. Eee tabii bir sürü de çocuk olunca...Derin henüz benim kucağımdan katılıyor oyunlara ama yine de çok büyük zevk alıyor çocukları görünce. Uçan balonlardan birini hemen tuttu ve doğumgünü sonuna kadar da elinden bırakmadı. Zaten giderken de arabasına bağladık da öyle rahatladı bızdık. Doğumgünü sonunda da bize çok güzel bir teşekkür kartı/buzdolabı magneti ve bir hediye poşeti verdiler. Bu güzel gün için tekrar çok teşekkürler Ebrucuğum, ve iyi ki doğdunuz tüm çocuklar! Sayenizde ne güzel toplantılar yapıyoruz...

BEÖ: Temizlik


Bu haftaki aktivitemizin konusu temizlik. Çocuklarla yapmak için güzel bir aktivite ama bebeklerle nasıl yapılır diye düşünürken aklıma bir fikir geldi. Kızımı derhal kucağıma aldım ve onunla evimizdeki çiçeklerden düşen yaprakları topladık. Yerden aldı, elinde bir süre tuttu sonra tekrar yere attı:) Ama önemli değil ben sonra attıklarını ona göstererek geri aldım. Ve ne yaptığımızı anlattım. Sonra da birlikte suladık çiçeklerimizi...

Yorumsuz

Bebeğim bana doğru atıldı


Süper bir duygu...

Hala emzirme dolayısıyla öğlenleri eve gidiyorum. Emzirme de biraz bahane kızımı cok ozluyorum. Onunla biraz oynuyorum. Birlikte yemek yiyoruz ve tekrar işe dönüyorum. Her seferinde de geç kalmanın verdiği vicdan azabını da içimde taşıyorum ne yalan soyleyeyim. Ama kısıtlı bir süre için olduğunu düşünerek patronlarımın hoşgörüsüne sığınıyorum.

Bir süredir Derin'e "gel gel" yapmayı öğretiyorduk. Dün aksam uykusunda bile elini açıp kapattığını farkettim. Bir kitapta, bebeklerin yeni öğrendiklerini uykularında tekrarlayıp kendilerini uyandırabileceklerini okumuştum. Dün geceki saat başı uyanmaları bu bilgiye bağlamak istiyorum... Bugün öğlen eve geldiğimde kızım bakıcısının kucaında beni karşıladı. Elleri ile de gel gel yapıyordu-ilk sürpriz-. Sonra birden beni görünce öyle bir kucağıma atıldı ki yaşadığım mutluluğu tarif edemem. İlkler her zaman çok güzel ve özel oluyor. Sonrakileri de ilk heyecandaki gibi karşılayabilmek ve sıradanlaştırmamak dileğiyle...

Kızımla İlk Yılbaşımız


Dikkat ettim de postların başlıkları hep ilk ile başlıyor. Bu sene bir süre daha boyle postlar devam edecek sanırım. Papatyamız hayatımıza girdi gireli, bir çok güzel ilk yaşıyoruz. Ne mutlu bize, darısı isteyen herkesin başına diyelim ve yılbaşı detaylarımızı anlatmaya geçelim...

Haliyle evde kutlamaya karar verilen bir yılbaşıydı bizimki. Süper bir menu hazırlandı:) Ev halkı süslendi-her zamanki gibi babamız dışında-. Bu yılbaşında annem ve babam da bizimleydiler. Bizi çok mutlu ettiler. Kendileri de Derin Hanım'ın maceralarına şahit olmaktan çok mutlu gibiydiler:)

Evett gecemiz başladı, Derin Hanım uyanık tabii. Genelde bu aralar 8-8:30 civarı yatmayı uygun görüyor kendine. Biz de bir yandan bir şeyler yiyoruz bir yandan da Derin Hanım'la oynuyoruz. Gayet mutlu mesut devam ederken kızım uyumaya karar verdi ve salondaki ana kucağında uyudu. "Ne güzel, zamanı da gelmişti" demeye kalmadan kısa bir süre sonra- o da kutlamalara katılmak istedi sanırım- uyanıverdi. Sonra da başladı gülücüklere... Ama ağırlıklı olarak babasına. Baba ile aşk başladı, gözümüz aydın. Sonra da anneannesinin ördüğü güzel elbise ve patiklerdeki kurdelaları keşfetti. Başladı onlarla oynamaya. Yavaş, yavaş patikler çıktı, kurdelalar çekildi ve patikler top halini aldı. Biz de bu süre sarfında güzel güzel oynadık kızımla. Anneannesi ve dedesi sürekli "iyiki gelmişiz kızımızı görmeye" dediler. Kızım o gece yeni yılı karşılamadan uyumam dedi:) Ve zorlu 12:50 civarı uykuya dalabildi. Bir şekilde özel bir gün olduğunu anladığına eminim. Aslında çok cin olmaya da gerek yok. Özel yemekler, salonda daha önce oturulmadığı kadar uzun oturma, şık giyinmeler:))

Hepimize çok güzel bir yılbaşı yaşattın kızım. Gülen yüzün hiç solmasın!
Blog Widget by LinkWithin

Counter

Copyright 2009 AKI FAMILY. All rights reserved.
Free WPThemes presented by Leather luggage, Las Vegas Travel coded by EZwpthemes.
Bloggerized by Miss Dothy