İlk Hastalığımız ve Sonrası


Sonunda kızım hastalandı...Aslına bakarsanız biz de aşırı korumacı davranmadık. Karantina içinde yaşayan bebeklerin bağışıklık sistemleri de gelişmez mantığı ile yeteri kadar koruduğumuzu düşünüyorum. Taa ki babamız eve virus getirene kadar. O çok ağır geçirdi. Ondan da Derin'e bulaştı tabii, Derin HAnım'dan da bana. Bir dönem üçümüz de hastaydık evde... Tabi Derin ikimizden de çaresiz. İlk gece 38 dereceye çıktı ateşi... Islak havlu, üzerini soymak işe yaramayınca bir kaşık ateş düşürücü şurup verdim, sabaha karşı ateşi düştü. Ama sinüsleri dolu ve öksürük devam. Öyle de öksürüyor ki büyük adam gibi. Burnunu açamazsak hastalığı ilerler, biliyorum. O yüzden de odasındaki nemlendirici adedini ikiye çıkardık. Sürekli serum fizyolojik ile temizlemeye çalıştık, kar etmedi. Okyanus suyu denedik, o da çok işe yaramadı. Yapılması gerekenler konusunda Mira'nın Bahçesi blogundan faydalandık.
  • Odasını sürekli havalandırmaya ve nevresimlerini değiştirmeye dikkat ettik.
  • Yatak başını altına dergiler koyarak biraz kaldırdık, böylelikle sinuslerindeki doluluğu yer çekimine meydan okuyor dışarı akıtmaya çalıştık.
  • Kış başından itibaren sabahları ıhlamur içiyordu kızımız. Anneannemizin tavsiyesi ile içine elma kabuğu koyarak kaynattık. Öksürüğe iyi geliyor.
  • Başka bir öksürük önleyici de zencefil. En çok bunun faydasını gördük. Bir tatlı kaşıyı pekmeze bir tutam toz zencefil karıştırarak Derin Hanım'a verdik. (Önce kendim içtim bu arada Baktım bende işe yarıyor kızıma da verdim)
  • Bolca portakal suyu içirdik, ekşiliği alsın diye tatlı limon ya da mandalina ile karıştırdık.
  • Her gün banyo yaptırmaya devam ettik. Banyoya girmeden önce bir süre sıcak suyu açarak odanın buhar olmasıı-nı bekledik. Buhar ve banyo burnunun açılmasında çok etkili oldu.
  • Yemesi çok kötüleşmedi allahtan, yine de vitaminli yemeklere devam...
  • Anne sütüne de devam. Her ne kadar artık bir öğün olamasa da sütüm yine de bağışıklık sistemini güçlendirdiği için sık sık emzirmeye çalıştım.
Veee, ilk önce kızımız iyileşti. Çocukların çabuk toparlanma kabiliyetleri var neyseki. Zaten 38 derece ateşli iken bile hareketliliğinden bir şey kaybetmemişti kendisi. Onu öyle görünce de ben de rahatlamıştım, çok da ciddi değil durum neyseki diyerek içimden.

Sonra annesi en son da babası iyileşti. Abbe ve babada yaklaşık üç ay öksürük devam ederken, Derin Hanım'da kısa sürede geçti:)) (Bir nazar boncuğu resmi koymak istedim buraya, batıl inançtan değil inanın, ne zaman iyi bir şey söyleseniz, ertesi gün tersi oluyor, bu annelik kanunlarından biri!!!Bazen içimden bile geçirmiyorum kotuleşmesin diye:)))

Kızımız hastalanmaya devam edecek, tüm çocuklar gibi. Umarım her seferinde bu sancılı süreci kısa sürede ve en az hasarla atlatabiliriz.

0 yorum:

Blog Widget by LinkWithin

Counter

Copyright 2009 AKI FAMILY. All rights reserved.
Free WPThemes presented by Leather luggage, Las Vegas Travel coded by EZwpthemes.
Bloggerized by Miss Dothy